Blogger tarafından desteklenmektedir.
Oooo neler var neler!

12 Mayıs 2019 Pazar

KONU:

BİTTER ÇİKOLATA MUCİZESİ

Selamlar. Bildiğiniz gibi elimden geldiği kadar yaptığım araştırmaları ve faydasını gördüğüm yiyecek türlerini sizlerle paylaşıyorum. İşte onlardan bir tanesi daha. Sizin için bitter çikolatayı ve faydalarını bilimsel olarak araştırıp sonuçları ayrıntılı bir şekilde ortaya koyan Celal Bayar Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Özlem Tokuşoğlu'nun yazısından aldığım bilgileri en sade şekilde sizlere anlatacağım.

Bitter'in neden ve nasıl faydalı olduğuna geçmeden önce %70 oranında kakao içeren bitter çikolata için önerilen günlük doz sadece 7 gram. Bu da her bir barın yarısı kadar.

Neden bitter sorusuna vereceğimiz cevap tabiiki bol kakao oranı olacaktır çünkü kakaoda kırmızı şaraba oranla iki, yeşil çaya oranla üç kata daha fazla fenolik antioksidan madde bulunur. Peki fenolik antioksidan nedir ve vücudumuza neden gereklidir?

Herşeyden önce kakao çok güçlü bir potasyum ve bakır kaynağıdır. Bu da demiri absorbe etmede son derece faydalıdır.

Kakao ve çikolata, tüketen kişiye enerji verir kan şekerini hızlı yükseltmeyen glisemik indeks açısından özel bir gıdadır. Bağışıklık ve üreme sistemi için faydalı olan demir (Fe) ve çinko (Zn) bakımından da oldukça zengin bir üründür.


Yapılan araştırmalarda kakaonun kötü kolesterol (LDL) seviyesini indirerek, damar genişlemelerini baskılayıp, kalp ve damar sağlığını koruyucusu etkisi olduğu net şekilde saptanmıştır. Ayrıca insüline karşı duyarlılığı arttırıp bağışıklık sistemini güçlendirerek enflamasyonu azalttığı da yapılan tespitler arasındadır. 


Kakaonun sağlık etkilerine ilişkin yapılan araştırmalar kapsamında; beyni koruduğu, takviye ettiği, hafızayı ve bilişselliği geliştirdiği, immün fonksiyonu takviye ettiği, spesifik immün hücrelerini artırdığı, kalp sağlığını takviye ettiği, serbest radikalleri, enflamasyonu, stresi nötralize edebildiği, cilt yenilenmesine yardımcı olabildiği, cildi ve deriyi UV radyasyonundan koruduğu, dokulardaki enflamasyonu minimize edebildiği, kalp, kas, beyin fonksiyonlarını takviye edebildiği, serbest radikal hasarlarını ve enflamasyonu bloke ederek kan damarlarının rahatlamasına yardımcı olabildiği ve toplamsal performansı yükselttiği rapor edilmektedir.

Ayrıca sağlık araştırmaları ışığında, hücre sağlığını koruduğu, oksidatif stres, enflamasyon, serbest radikal hasarından hücreleri koruduğu ve hücre sağlığını iyileştirdiği, toplamsal enerjiyi artırmak için hücresel metabolizmayı geliştirdiği, ağız sağlığını geliştirdiği, iyileştirdiği ve diş eti dokularındaki serbest radikal hasarlarını önleyebildiği, diş çürümelerini tetikleyen bakterileri inhibe edebildiği, esansiyal beyin kimyasallarını geliştirdiği ve psikolojiyi takviye edebildiği de ifade edilmektedir.




Özetle bakılacak olursa, özellikle kakao polifenollerinin antioksidan aktiviteye sahip olmaları, kan basıncı ve bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkilerinin olması, antimikrobiyal ve antialerjik özellikleri, antiaterojenik özellikleri, endotelyal fonksiyonu iyileştirici özellikleri ve nitrik aside bağlı damar genişletici etkileri, ağrı kesici yönü, LDL üzerine inhibe edici etkileri ve damar tıkanıklığı üzerinde durdurucu etkileri belirli çalışmalarla ortaya konulmuştur.
Tipik ticari çikolatada, çikolata üretim işlemi sonrası söz konusu tüm değerli flavonoidlerin düzeyleri, yarıdan daha aza inmektedir. Bu anlamda, bitter (koyu, siyah) çikolata tüketilmesi önerilmektedir, zira bitter çikolatada biyoaktiflerin konsantrasyonu yüksektir.

Sütlü çikolata, süt içerir, süt; çikolata fenoliklerinin antioksidan kalitesini etkisizleştirir. Sütteki proteinler, bu antioksidanları bağlar ve vücut tarafından fenolik antioksidanların daha az absorbe olmasına yol açar.

Bitter çikolata (koyu, siyah çikolata), sütlü çikolatadan daha az şeker ihtiva eder. Şeker bilindiği üzere; immün sistemin fonksiyonlarını zayıflatmaktadır, bu noktada şekerin az olduğu bitter çikolataların tercihi son derece önemlidir.


Araştırma sonuçlarına göre; haftada iki ya da üç kez olmak üzere, önerilen günlük çikolata tüketiminin gün başına 6.7 g/gün olduğu ifade edilmektedir; yani günlük yaklaşık 7 g tüketimin sağlık etkileri açısından olumlu olduğu belirtilmektedir. Diabeti önlemede önemlilik arzeden glukoz metabolizması üzerinde, kan basıncı üzerinde ve kardiyovasküler sistem üzerindeki olumlu etkilerini alabilmek için, beyindeki endorfin düzeylerinin kontrollü yükselmesi ve fizikselaktif hareketlerde olumlu etkiler oluşması için uygun tüketim normu olarak belirlenmiş çikolatanın bu miktarı, bir bar çikolatanın yarısından aza karşın gelmektedir

İşte bu açıklamalar bize neden günde yarım bar bitter çikolata tüketmemiz gerektiğini çok daha net şekilde açıklıyor. Sağlıklı günler dilerim...

Kaynak: Tokuşoğlu Ö.2015. Kakao ve Çikolata Bilimi ve Teknolojisi. Sidas Medya Yayıncılık A.Ş, İzmir

Ceyhun Özçelik

Burada paylaşılan yayınlar hiçbir şekilde herhangi bir şahsa yada kuruma zarar verecek nitelikte değildir. Öyle olduğunu düşünüyorsanız lütfen yukarıda, sağdaki sosyal ağlar menüsüne girerek bana ulaşın ama baştan söyleyim, bu yazı beni bağlamaz :D

0 comments: